Sosyal medya aptallaştırır !
SOS-YAL MED-YA
Twitter' da denk geldiğim bir yazı benim bu konu hakkındaki düşüncelerimi paylaşmama sebep oldu.Yazıda kısaca şöyle bir şey bahsediyordu.
Tv, sosyal aplikasyonlar çıktığından beri insan ne adam akıllı odaklanabiliyor, ne de düşünebiliyor.
Tamamen katılıyorum.
Facebook ilk çıktığında Zuckerberg'ın amacı karşı cinsten birisini bulmaktı. Sonrasında çıkan tüm uygulamalar bu misyonu takındı.
Hepsi sanki sadece flört için kuruldu. O büyük dekacorn şirketler...
Neden böyle bir şey yapıyorlar?
Neden insanlık için daha önemli buluşlar yerine aplikasyonlar üzerinden büyük şirketler kuruyorlar ?
Üzerinde biraz kafa yormanızı tavsiye ederim
Neyse konumuza dönelim, Neden kimsenin odaklanma durumu kalmadı. Sanki odaklanmak artık bir yetenek gibi !
Her yerde bilgiler, videolar, içerikler, makaleler var. Ulaşmak istediğimiz bilgilere çok kısa bir zamanda erişebiliyoruz. Buna rağmen yine de eriştiğimiz bu bilgilere ne kadar odaklanabiliyoruz. %10 ? %30 ?
Resmen beynimiz bilgi bombardımanı altında !
Her yerde bilgi var ama bu bilgileri kendimiz için nasıl kullanacağımızı bilmiyoruz.
Şu an ki haliniz yukarıdaki resim ile eşdeğerdir. Hele ki bırakmak isteyip te yine de bırakamayanlar, bağımlısı olanlar !
Vay halinize vay ki vay :)
İnsan, çözemeyeceği hiç bir probleme sahip değildir. Yeter ki bebeklik yapmayı bıraksın. hayatı hayal ettiği gibi değil olduğu gibi görsün. Bu size netlik kazandırır.. Görüşünüz açık hale gelir. Bir bağımlılığı bırakmanın kesin yolu, dozunu azaltmaktir. Yani konumuz için sosyal medya detoksu gibi birşey oluyor.
Bunu nasıl yapacağınızı söyleyen yüzlerce video var. Onlara göz atabilirsiniz.
Bu sosyal medya ne illetmiş be ! Dediğinizi duyar gibiyim. Aslında hepten bir illet değil. Sadece nasıl kullandığına göre değişkenlik gösteriyor. Eğer İnternet üzerinden bir iş yapıyorsan ya da para kazanmaya çalışıyorsan buna bağımlılık diyemeyiz. Aksine bu sizin gelişiminize katkı da bulunduğunu gösterir.
Ama yine de farkında olarak kullanmak gerekiyor. Bu durumuda böyle izah etmiş olduk.
Bakın sorun ya da problem demiyorum. DURUM diyorum. Aslında Dünyada her hangi bir problem yoktur. Sadece zamanla değişen durumlar vardır. İşte sizinde bu açıdan bakmanızı istiyorum. Günlük hayatta işe gitmek bir problemidir, kız arkadaşından ayrılmanın bir problemdir, parasız olman ve zargana olman bir problemdir.
Demiyorum. Bunlar tamamen birer durumdur.
Para hakkındaki durumunuzu hallettiğinizde artık fakir olma durumundan daha iyi bir durum olan kaliteli hayat yaşamaya geçersiniz.
Umarım iyi bir şekilde anlatabilmişimdir.
Biraz da yukarı da bahsettiğim büyük şirketlerin neden aplikasyonlara bu kadar takık olduğunu açıklayayım. Bu firmalar datanın şu an en önemli şey olduğunun farkındalar. Eğer sen bir toplumun saat kaçta uyuduğunun saat kaçta sosyal medya da ve internette dolaştığının bilgisine, datasına sahip olursan bütün şirketler senin peşinden koşar. Bu kadar kısa bir şekilde anlatmam mümkün değil, ama bunu bilmeniz bile bu konular hakkında gözlem yapmanıza yardımcı olabilir. Aslında yazmak istediğim çok şey var ancak kafanızı karıştırmak istemiyorum. Zaten bilgi bombardımanına maruz kalmış durumdasınız. Son olarak görsel içerik tüketen insanlar hakkında kısa bir şey yazmak istiyorum. Uzun bir süre görsel girdilere maruz kalmak beynin bir çok işlevini kaybetmesine neden olur. Mesela sürekli youtube da video izlediğiniz zaman artık bir şeyler okumak can sıkıcı hale gelecektir. Tik tok firmasının da yaptığı bu ! Sizi 10-15 saniyelik videolar ile dopamin salgılamanıza ve bu şekilde artık kısa videolara bağımlı olmanıza sebep oluyorlar. Neye maruz kaldığını göremeyen insanlar nasıl bir savaşın içinde olduklarını bilemezler. Bu da daha başlamadan bir yenilgi demektir. Bu günlük burada bırakıyorum.
Yine görüşmek üzere dostlar, eğer yazdıklarım hoşunuza gidiyor ve yeni bir bakış açısı kazandırıyorsa aşağıya görüşlerinizi yazarak ve arkadaşlarınızla paylaşarak bu blog sayfasına destek olabilirsiniz. Daha fazla insanın fayda görmesini sağlayabilirsiniz.
-SAVAS
Yorumlar