Her sabah yorgun ve bitkin mi uyanıyorsunuz? Uyku düzeninizin hayatınız üzerindeki etkilerini hafife alıyor olabilirsiniz. Uyku, sadece dinlenme süreci değildir; genel sağlığınız ve yaşam kaliteniz için kritik bir faktördür. Bu blog yazımda, uyku düzeninizin önemini ve uyku kalitenizi artırmak için atabileceğiniz adımları ele alacağız.
Haydi başlayalım :)
Uyku vücudumuzun yenilenmesi için hayati bir süreçtir. Bir yetişkinin ortalama olarak 7-9 saat arası uykuya ihtiyacı vardır. Eğer yeterli bir uyku alamazsak karşılaşabileceğimiz bir kaç tane kritik durum oluşur: Fiziksel sağlık: Uyku vücudumuz için su içmek, yemek yemek kadar hayati bir şeydir.
Uyuduğumuz zaman, kaslarda oluşan yorgunluk, halsizlik durumları sonlanır. Sabah kalktığımızda kollarımızı açıp uçmak isteriz :) O kadar rahat hissederiz.
Belki daha da önemli olan durum:
Zihinsel sağlık: Eğer 24 saat boyunca hiç uyumazsanız ne demek istediğimi çok iyi anlarsınız. Benimde burada anlatmama gerek kalmaz. Uykusuzluk, zihinde bir durgunluk hissi yaratır. Sanki artık bizden emir almıyormuş gibi hissederiz . Başımızda bir ağrı oluşmaya başlar, Sanki bütün gece içmişizdir. Bu gün içindeki verimliliği de azaltır. Öyleki okuduğumuz şeyin ne dediğini bile anlayamayız. Tıpkı the walking dead filmindeki zombiler gibi ayakta uyuruz :)
Kız arkadaşınız ile uykusuz olduğunuz için konuşmak istemezsiniz, o da artık konuşmak istemediğinizi düşünür. Böyle bir şey yaşamak istemeyiz değil mi ?
Hadi gelin size bu durumla nasıl baş edebileceğinize ve zımba gibi sabah erken kalkabileceğinizden bahsedelim. Öncelikle sosyal medya kullanma konusundan söz edelim. Artık o kadar çok sosyal medya da zaman geçiriyoruz ki gecenin üçünde bile uyumak aklımıza gelmiyor. Sürekli bir uygulamalara girme ihtiyacı, bugün gündemde ne var ihtiyacı, insanlar ne yapıyor ihtiyacı var.
Artık yeterince kendimize vakit ayıramıyoruz bile. Sonra öğlen 12 de kalkıp günün en güzel saatlerini geride bırakmış oluyoruz. Sosyal medya kullanımını azaltın, en azından akşam 11 den sonra girmeyin. Bu şekilde uykunuz kendi doğal dengesine dönmeye başlayacak.
Bir de yine 11 den önce yemek yemeyi bırakın. Çünkü uyumaya çalışsanız bile vücudunuz yediklerinizi parçalamak için dev bir makine gibi çalışacaktır. Bu da yatakta bir o yana bir bu yana bir de arada bir tavana bakmanıza neden olacaktır:)
|
depresyon temsili :( |
Muhtemel bir başka olabilecek durumda depresif hissetmektir. Tabi bu bir kere uykusuz kalınca olmaz. Sürekli tekrarlanınca oluşan bir negatif ruhsal durumdur. Ortada hiç bir şey yokken kendinizi böyle hissedersiniz, canınız hiç bir şey yapmak istemez. O kadar yorgun hissedersiniz ki kolunuzu bile kaldırmak bir Çin işkencesi gibi ızdırap verebilir. Ne güzel bir denge halinde işleyen sistemlerimiz var. Ufak bir etki bile bu kadar kötü bir duruma düşmemize sebep olabilir. Umarım bu durumları yaşamazsınız. Gerçekten çok kötü bir durum ! Bu kadar olumsuz etkilerini konuşmak yeterli bence, hadi gelin size NASIL daha iyi bir UYKU elde edebileceğiniz hakkında biraz yazı karalayayım :)
Düzenli uyku programı :
Böyle dediğimde tıpkı bir takvimde her gün şu saatte uyudum diye not alacağınız bir `program` dan bahsetmiyorum. Sadece her gün yaklaşık olarak aynı saatte yatağa girin ve uykunuzun gelmesi için koyunları saymaya başlayın haha :) bir kaç gün sonra uykunuz eski dengesine gelecektir. Tabi benim gibi gece kuşu değilseniz.
Uyku ortamını iyileştirebilirsin :
Odanızda her yerde bir şeyler varsa, yataktasınız ama elinizde telefon varsa, odanız yeteri kadar serin değilse, uyku hormonlarının salgılanması için içerisi yeterince karanlık değilse ( gece lambası ile uyuyanlar, size diyorum ) o zaman hiç uyumaya çalışmayın. Kalkın bari kendinizi geliştirecek bir şeyler yapın :)
Geç vakitte kafein vb. almak :
Bunu bir keresinde yaşamıştım, mecbur kaldığım için. Hani uyumak artık bir gereklilikten çıkıp bir istek gibi gelmeye başlar ya, tam da o durumu yaşadım. Siz siz olun geç saatte kafein, enerji drink falan içmeyin.
Uyku düzeni, sağlıklı bir yaşam sürmek için bu kadar önemlidir. Hem fiziksel hem de zihinsel sağlımız üzerinde derin etkiye sahiptir. Hatta yetki bile diyebiliriz:)
Bu gibi durumları yaşamamak için yukarıda size verdiğim konular üzerinde düşünün ve uygulamaya başlayın. Eğer yazılarım hoşuna gittiyse ve arkadaki emeği görüyorsan paylaşarak bana destek olabilirsin. Size aşağıda bir kaç söz bırakayım da öyle gideyim bari :)
“Yatağa girmek, yastığa baş koymakla uykunun gelmesi aynı şey değildir. Bu oyunun kuralını kim koymuşsa, defolup gitmesi gerekir!”
“Kahramanlar sabahları değil, gece yataklarında yatarken gözükür.”
- Bilmen Gerekiyo ile kısa ve kullanışlı bir blog yazısı daha paylaşmış olduk :)
Okuyan herkese ayrıca teşekkür ediyorum.
Yorumlar